Antalya’da Hafta Sonu Gezilecek Yerler

Sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın gözbebeği olan turizm merkezi Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler listesi hazırlamaya kalkışıp, rotanızı hangi yöne çevireceğinize karar veremediyseniz en doğru yerdesiniz. Antalya hem il merkezi hem de ilçelerinde hangi yöne başınızı çevirseniz bir doğal güzellik ya da tarihi yapı karşınıza çıkıyor. Dolayısıyla hangi birinden geziye başlanacağına karar vermek gerçekten zor. Elbette ki Antalya ve Antalya’nın güzellikleri görmek, derinlemesine hissedebilmek için iki gün yetersiz kalıyor. Şayet sizde sadece hafta sonu için vakit ayırabilmişseniz, bu kısıtlı süre içinde Antalya’da mutlaka görmeniz gereken yerlerden derlediğimiz yazımızdan faydalanabilirsiniz.

Kaleiçi

Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler neresidir, ilk nereye gitmeliyim diye bir soru sorduğunuzda pek çok kişinin vereceği ilk yanıt, elbette ki Kaleiçi oluyor. Muratpaşa’da bulunan ve Antalya’nın en merkezi noktası kabul edilen Kaleiçi’ni gezmeden Antalya’yı görmüş sayılmazsınız. Şehrin en eski yerleşim bölgesi olan ve isminden de anlaşıldığı gibi kalenin surları içinde yer almaktadır. Tipik Osmanlı mimarisini yansıtan evler ve döneme uygun olarak dar sokaklardan oluşan bu bölgede gireceğiniz her sokak denize çıkmasıyla ünlüdür. Tarihi Saat Kulesi ve Hadrian Kale Kapısını görebileceğiniz, bol bol hediyelik eşya mağazası ve eğlence mekanlarının bol olduğu bir adres olan Kaleiçi’nde her bütçeye uygun olan pansiyon ve otel bulabilir ve bu tarihi dokunun olduğu yerde konaklayabilirsiniz.

Aspendos Antik Kenti

Antalya’da mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında gelen Aspendos Antik Kenti, Serik ilçe sınırlarında yer alır ve her yıl on binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlamaktadır. Çok eski bir yerleşim alanı olan Aspendos M.Ö. 10. yüzyılda Akalar tarafından inşa edilmiş ve asırlar boyunca birçok toplum tarafından da kullanılmıştır. Aspendos’un tüm dünyada tanınmasının ve turistlerin destinasyonu olmasının en önemli nedenlerinden biri şüphesiz, Aspendos Tiyatrosudur. Halen konser ve tiyatro gösterilerinin gerçekleştirildiği 12 bin misafir kapasiteli Antik Amfi Tiyatroyu ve hemen yanında bulunan Bazilikayı gezebilir ve bol bol fotoğraf çekebilirsiniz.

Olympos Antik Kenti

Gezginler tarafından Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler içinde ilk sıralarda yer alan bir başka tarihi doku ise, muhteşem doğal güzelliklerle çevrelenmiş olan Olympos Antik Kenti’dir. Bey Dağları Mili Parkı’nın bir kısmını da içine alan Antik Kent, tarihi Likya yolu üzerinde yer alır ve Likyalıların en önemli merkezi durumundadır. Özel aracınızla hafta sonu gezisi sırasında uğrayabileceğiniz doğal bir güzelliktir.

Karain Mağarası

UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer alan Karain Mağarası, Antalya şehir merkezine 30 km uzaklıkta olan Katran Dağı’ndadır. Romalılar döneminde tapınak olarak kullanılan mağaranın duvarlarında bulunan Grekçe kitabeler ve nişler büyüleyici güzelliği ile hem yerli, hem de yabancı gezginlerin ilgi odağı durumundadır. Yapılan arkeolojik kazılar sonucu birçok tarihi eser ortaya çıkarılan Karain Mağarası, içinde insanların yaşam sürdürdüğü ve yerleşim alanı olarak kullanılan en büyük mağara olma özelliğini taşımaktadır.

Ortaya çıkarılan tarihi eserlerin bir kısmı Antalya Müzesi’nde, bir kısmı ise mağaranın yanında bulunan Karain Müzesi’nde halka açık bir şekilde sergilenmektedir. Tarihi değeri bir hayli yüksek olan Karain Mağarası aynı zamanda kazı çalışmalarında edinilen bulgular ışığında; gergedan, fil ve su aygırlarına da ev sahipliği yapmış olduğu belirlenen eşsiz bir gezi rotasıdır.

Manavgat

Manavgat, Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler listenizde mutlaka yer vermeniz gereken doğal ve tarihi güzelliklerin bir arada bulunabileceği eşsiz bir gezi noktasıdır. Antalya şehir merkezine 80 km uzaklıkta yer alan Manavgat ilçesindeki Manavgat Şelalesi ile kültür ve tarih turizmi için iyi bir rota olan Seleukeia Antik Kenti burada bulunmaktadır. Manavgat Şelalesi, görsel bir şöleni andıran güzelliğinin yanı sıra birçok aktivitenin yapılabileceği bir merkezdir. Doğa sporu tutkunlarının vazgeçilmez gezi noktalarından olan şelalede rafting yapabilir, nehir üzerinde düzenlenen tekne turlarına katılabilirsiniz. Meraklıları için jeep safari gezilerinin de düzenlendiği Manavgat Şelalesi etrafında hizmet sunan birçok kafe ve restoranda günün yorgunluğunu üzerinizden atabilir ve keyifli saatler geçirebilirsiniz.

Damlataş Mağarası

Sadece ülkemizle sınırlı kalmayarak ünü tüm dünyaya taşmış olan Damlataş Mağarası, Antalya’da mutlaka gezip görülmesi gereken doğal güzelliklerden bir tanesidir. Bölgenin karstik yapısından dolayı irili ufaklı pek çok mağaranın bulunduğu Antalya ilinde, Damlataş Mağarası sağlık turizmiyle ilgilenenlerinde rotasında yer almaktadır. Alanya ilçesinde yer alan Damlataş Mağarası içerisinde bulunan yüksek nem ve karbondioksit sebebiyle astım ve bronşit hastalarının destinasyonu olmaktadır. Şifa bulmak umuduyla her yıl yüzlerce kişinin ziyaret ettiği mağara görmeye ve gezmeye değer olan adreslerdendir.

Adrasan Koyu

Antalya’da bir doğa harikası olan ve son yıllarda oldukça fazla sayıda yerli ve yabancı gezgini ağırlayan Adrasan Koyu, hala güzelliğini koruyan nadir koylardan biridir. Kumluca ilçesi sınırlarında yer alan Adrasan Koyu, sığ ve dalgasız olan deniziyle hem çocuklu ailelerin hem de iyi yüzemeyenlerin ilk tercihleri arasındadır. Üç tarafı dağ ve ormanlarla çevrelenmiş olan koyun masmavi ve berrak denizi ile upuzun kumsalı, unutulmaz anılar biriktirmenize yetecek güzelliktedir.

Deniz, kum ve güneş keyfinizin geri kalan kısmına dilerseniz düzenlenen tekne turları ile devam edebilirsiniz. Adrasan çevresinde olan sakin ve temiz koyları keşfedebilir; Ceneviz, Sazak koyları ve Suluada’yı ziyaret edebilirsiniz. Konaklamak için pek çok butik otel ve ağaç evlerin bulunduğu cennetten bir köşe olan Adrasan Koyu’ndaki restoranlarda Akdeniz’in en güzel balıklarını tadabilir ve harika bir hafta sonu geçirebilirsiniz.

Kaputaş Plajı

Antalya’nın saklı cennet köşelerinden biri olan Kaputaj plajı, mutlaka görmeniz ve yeşilden maviye uzanan sularında yüzmeniz gereken bir plajdır. Kaş ilçesinden kalkan tekne turlarının mola verdiği noktalardan biri olan bu plaja aracınızla da gidebilir ve 200 basamaklı merdiveninden inerek ulaşabilirsiniz. Adrasan Koyu kadar sakin olmasa da Kaputaj Plajı’da denizde dalganın az görüldüğü yerlerden biri olması nedeniyle tercih ediliyor. Kumsalı altın sarısı rengi olan plajda, herhangi bir sosyal tesis bulunmadığı için giderken gerekli tüm ihtiyaçlarınızı yanınıza aldığınızdan emin olmalısınız.

Dim Çayı

Doğa sporlarına karşı özel bir ilgi duyuyorsanız Alanya’da bulunan Dim Çayı tam size hitap eden bir gezi rotası olacaktır. Antalya’nın dört bir yanının doğal güzelliklerle çevrili olduğunu yazımızın başında belirtmiştik. Deniz turizmi ve kültür turizminden sonra doğal güzellikleri ile ön plana çıkan Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler listesinde Dim Çayı ve çevresi önemli bir yer tutuyor.

Doğa tutkunu yerli ve yabancı binlerce turistin destinasyonu durumunda olan Dim Çayı üzerinde rafting yapabilir ve yemyeşil ormanların içerisinde bisikletle gezebilir, doğa yürüyüşü yapabilirsiniz. Hem sakin bir hafta sonu geçirmek isteyen kişilere, hem de adrenalin bağımlılarına uygun olan bu noktada bulunan piknik ve mesire alanları ile her zevke ve bütçeye uygun restoranlar oldukça geniş yer tutmaktadır.

Düden Şelalesi

Antalya ile özdeşleşmiş olan Düden Şelalesi’ne Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler önerilerimiz arasında yer vermemek olmaz. Antalya şehir merkezine sadece 10 km mesafede olması nedeniyle gezginlerin şehir dışına çıktıklarında ilk rotası olan Düden Şelalesi, Aşağı Düden ve Yukarı Düden olmak üzere iki farklı şelaleden oluşmaktadır. Doğanın tüm güzelliklerine tanık olabileceğiniz Düden Şelalesi 45 metre yükseklikten akan suyu ile yerli ve yabancı gezginleri görsel bir şölene davet ediyor. Büyük bir jeolojik önemi olan Düden Mağarası ile Gençlik Parkını da şelale gezinizde gezip görebilirsiniz.

Yanartaş

Antalya hafta sonu gezisi sırasında rotasında Olympos Antik Kenti yer alan gezginlerin mutlaka uğrayıp görmesi gereken doğal güzelliklerden biri de, Yanartaş olmaktadır. Yıllardır sönmeyen ve alev alev yanmaya devam eden Yanartaş’a ulaşmak için kısa bir tırmanış yapmanız gerekiyor. Yorgunluğunuza fazlasıyla değecek olan bu büyüleyici güzellik, yer altında oluşan doğalgaz sıkışmasının oksijenle buluştuğunda meydana getirdiği alevlerden oluşmaktadır. Denizden dahi görülebilen bu alevler, Bey Dağları Milli Parkı içinde yer almakta ve görülmeye değer doğal güzellikler arasındadır.

Side Antik Kenti

Çok önemli bir Antik Kent olan Side, Manavgat ilçesine bağlı bir yerleşim bölgesidir. Denizi apayrı bir güzellikte olan Side, çok eski bir tarih geçmişine sahip olası nedeniyle birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Yapılan arkeolojik çalışmalar sonucu ortaya çıkarılan kentin kuruluşu, M.Ö. 7. yüzyıla dayanmaktadır. Antalya genelinde hüküm süren Likya Medeniyetine ait eserlerin birçoğu burada yer almaktadır.

Side Antik Kenti, Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler sıralamasında ilk sıralarda olmayı hak eden bir tarihi güzelliğe sahne olmaktadır. Antik Kentte bulunan 20 bin kişi kapasiteli, kemerli yapılar üzerine kurulmuş ve Scene, Orkestra ile Cavea isimli üç ayrı bölümden oluşan Side Antik Tiyatrosu; Antik Kentin en dikkat çeken bölümüdür. Apollon Tapınağı, agora, hamamlar, heybetli kente giriş kapısı ve Antik Kent kazılarında ortaya çıkarılan çeşitli eserlerin sergilendiği Side Müzesi de mutlaka görmeniz gereken bolca fotoğraf çekerek anılarınızı ölümsüzleştiren yerlerdendir.

Likya Yolu

Antalya gezi rotasında mutlaka yer verilmesi gereken noktalardan biri tarihi Likya Yolu’dur. 535 km uzunluğunda olan ve Türkiye’nin ilk uzun yürüyüş parkuru olma özelliğini taşıyan Likya Yolunu iki güne sığdırmanız ve yolun bir diğer ucu olan Köyceğiz’e ulaşmanız elbette mümkün olmayacaktır. Fakat doğa yürüyüşü ve dağ tırmanışı ile ilgilenen gezginler için kısaca bu bölgeyi özet geçelim.

Işık Ülkesi olarak adlandırılan Likya’da kimisi yol üzerinde, kimisi ise doğanın iç kısımlarında saklanmış olan birçok antik kent bulunuyor. Son yıllarda sırt çantasını alıp, insan kalabalığından uzaklaşmak isteyenlerin rotasına girmiş olan Likya Yolu’nda 21 farklı parkur bulunmaktadır. Doğayla baş başa ve tamamen doğanın nimetlerinden faydalanarak yapılacak olan bu yürüyüş için ilkbahar mevsimi en uygun zaman olarak görülmektedir.

Patara Antik Kenti

Noel Babanın yani asıl ismiyle Saint Nicholas’ın doğduğu ve yaşadığı yer olarak bilinen ve bu sebeple Hristiyan dünyası için büyük bir önemi olan Patara Antik Kenti, aynı zamanda Likya medeniyetinin de başkentidir. M.Ö. 8. yüzyılda kurulmuş olduğu düşünülen ve Kaş ilçesi sınırlarında yer alan bu sahil kasabası tarihsel açıdan birçok ilklere ve büyüleyici olaylara sahip bir köşedir.

Kentin girişinde Roma devrinden kalma anıt mezarların turistleri karşıladığı Patara Antik Kenti; plajlarının zenginliği ve henüz bakirliğini koruyan sığ koylarıyla birlikte tarihin en eski deniz fenerini de bünyesinde barındırmaktadır. Tertemiz bir deniz ve incecik kumlara sahip olan kasabanın az ilerisinde yer alan Patara Plajında yüzebilir aynı zamanda bu tarihi atmosferin keyfine varabilirsiniz.

Saklıkent Kayak Merkezi

Antalya sadece yaz mevsiminde deniz turizmi ve kültür turizmi ile değil, kış turizmi için de iyi bir seçenek durumundadır. Antalya şehir merkezine çok yakın bir konumda ve ismi gibi saklı bir kent olan Saklıkent Kayak Merkezi, Aralık ve Nisan ayları arasında kış sporlarına ilgi duyan yerli ve yabancı gezginlere hizmet vermektedir. Konaklama tesisleri açısından zengin olan kayak merkezinde, pansiyon, otel ve müstakil dağ evleri bulunmaktadır. İki farklı pist alanı bulunan Saklıkent Kayak Merkezi, Antalya hafta sonu gezisinde yer verebileceğiniz ve kayak yaptıktan sonra sahile inip kahvenizi yudumlayabileceğiniz farklı rotalardan biridir.

Antalya’da Hafta Sonu Ne Yenir, Ne İçilir?

Akdeniz mutfağının en güzel lezzetlerini bulabileceğiniz, hafif ve sağlıklı bir beslenme modelinin yaygın olduğu Antalya’da yöreye özgü pek çok lezzeti keşfedebilirsiniz. Turunçgillerin her çeşidinin bol bol yetiştiği Antalya’da hemen her köşede yerli halkın kendi elleriyle yapıp sattığı turunç reçellerinden mutlaka satın almalısınız. Hafta sonu geziniz sırasında bölgeye özgü yemek ve diğer mezelerin salataların, çorbaların tadına bakabilirsiniz. Antalya yöresine ait olan ve sizlere fikir vermesi amacıyla derlediğimiz yöresel lezzetler listesi aşağıdaki gibidir:

• Enginarlı Girit Kebabı
• Antalya Piyazı
• Hülüklü Çorba
• Arabaşı Çorbası
• Portakal Reçeli
• Taratorlu Tekir Tava
• Laba Dolması (Kuzu Kaburga)
• Frigya Dolması
• Kabak Çiçeği Dolması
• Gökçesu Pilavı
• Sedik Aşı
• Alanya Bohçası
• Şilofta Tatlısı
• Bergamot Reçeli
• Finike Usulü Muz Tatlısı
• Toros Salatası

Antalya’ya Nasıl Gidilir?

Antalya ulaşımın bir hayli kolay olduğu turizm cennetlerinden biridir. Vaktiniz ne kadar olduğuna bağlı olarak ister karayolu, ister deniz yoluyla şehre ulaşabilirsiniz. Sadece hafta sonu tatili için gidiyorum, zamanım çok kısıtlı diye düşünüyorsanız havayolu ile Antalya şehir merkezine gelebilirsiniz.

Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler hakkında yazdığımız yazıyı beğendiyseniz Ankara’da Gezilecek Yerler hakkında yazdığımız yazıyı da okumak isteyebilirsiniz.

Antalya’da hafta sonu gezilecek yerler hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan internet sayfasını inceleyebilirsiniz.