Efes Antik Kenti
M.Ö. 6000 yıllarına dayanan geçmişi ile pek çok kültürü içinde barındırmış bu örnek şehir planlaması ile hala çokça konuşulan antik kent, bir ticaret merkezi oluşu ile de göz önünde olmuş bir kenttir. Geçmişinin pek onurlu oluşu ile kent oldukça bilinen ve hala koruma altında olan bir alandır. Kadın savaşçılar tarafından kentin kurulduğu söylenir ve bu da adının önceden farklı olduğu söylentisini doğurur.
Efes Antik Kenti
Artemis Tapınağı’nı da içinde barındıran bu şehir, pek çok yerli ve yabancı turist ya da araştırmacı tarafından ziyaret edilmektedir ve yılın her döneminde bu bölgede pek çok ziyaretçi ve gezi grubu görmek mümkündür.
Artemis Tapınağı gibi önemli bir yapıp içinde barındırması ile özellikle dikkat çeken bu antik kent adeta bir zaman makinesi etkisi yaratarak içinde gezenleri antik döneme taşımakta ve neredeyse hiç bozulmamış yapıları ile de gelen ziyaretçilerini büyülemektedir.
Yılın özellikle bahar ve yaz aylarında çok kalabalık olan bu antik kenti görmek, detaylı bilgi sahibi olmak ve burası ile alakalı mitler ile hikayeleri öğrenmek için bir rehber ile gezmek önemlidir. İçeri girerken bunu belirtmek bir rehber ile gezmek için yeterli olacaktır. Bu sayede alanda bulunan pek çok antik esere dair çok daha fazla bilgi sahibi olmak ve bunun yanı sıra kentte yaşamış önemli kişiliklere dair daha fazla bilgi edinmek, mimari eserlerin geçmişini öğrenmek de mümkün hale gelir. Kentin asırlara dayanan geçmişi rehber olmadan gezerek anlaşılacak kadar kolay ve görülebilir bir şey değildir.
Yılın her ayında farklı saat tarifelerine uygun olarak açık olan bu antik kente giriş ücreti 2019 yılı için 60 lira olarak belirlenmiş olsa da gezilip görülecek efsanevi antik mimari ile kesinlikle verilecek fiyata değmektedir.
Bu 60 liralık ücrete bazı alanlar dahil olmasa da yine de pek çok yeri bu 60 liraya dahil şekilde gezmek mümkündür. Kalan alanlar için de çok uçuk ücretler talep edilmemektedir.
Özel araç ile gelecek olanlar araçlarını otopark olmayan alanlara da bırakabilir ancak özel otopark da araç başına 10 lira gibi bir park ücreti talep etmektedir. Özel aracı ile gelecekler otopark yeri bulma ya da aracı park edecek bir alan bulma konusunda genellikle pek zorlanmamaktadırlar. Gelen ziyaretçilerin çoğunluğu araçlarını özel otoparka bırakarak çıkışta almakta ve güvenli şekilde kalmasını sağlamaktadırlar.
Efes Antik Kentinde Gezerken Neler Öğrenilebilir?
Efes Antik Kenti, özellikle de milattan önceki dönemlerde yaşamış olan halkın bu kentte nasıl vakit geçirdiğini, nasıl kültürel etkinliklerde bulunduğunu ve pek çok faaliyeti nasıl gerçekleştirdiğini anlama açısından önem taşır. Burada gezerken günlük yaşama, konaklama ve ev düzenine, yapılan toplu kültür faaliyetlerinin işleyişine dair de pek çok bilgi edinmek mümkün hale gelir.
Antik tiyatroda düzenlenen etkinliklerin neler olduğunu görmek az çok mümkündür. Bu sayede nasıl sosyal faaliyetler ile halkın zaman geçirdiği kolaylıkla görülebilir. Sosyal faaliyetlerin çok olması medeniyetlerin gelişmiş ve sosyalleşmiş olması konusunda önem arz eder.
Bozulmamış ev yapılarını keşfederek insanların o dönemlerde nasıl bir konaklama şeklini tercih ettikleri ve buna bağlı olarak günlük hayatlarının da nasıl olduğu konusunda pek çok açıdan bilgi edinmek mümkün hale gelir.
Dönemde yaygın olan ibadet şekline ve ibadet yerlerine dair de bilgi edinmek bu antik kent sayesinde mümkündür ve Efes Antik Kenti, ibadet açısından da kültürel gelişmişlik açısından da bilgi edinmeyi neredeyse hiç bozulmamış sağlam yapıları sayesinde anlamayı oldukça kolaylaştırır.
İlginç efsaneleri ve kendine hayran bırakan mimari yapıları ile Efes Antik Kenti’ne geleceklerin özellikle de yılın bahar ve yaz aylarını tercih ederek öğleden sonraki saatlerde bu bölgeye gelmeleri daha iyi bir gezi için ortam hazırlayacaktır. Bu şekilde fazla sıcak bir havada gezmemiş olunur ve öğlen sıcağı geçtikten sonra bu açık hava alanını gezmesi daha keyifli olur. Çevredeki her türlü antik eseri incelemek için bu saatlerde de alan daha boş olmaktadır.
Efes Antik Kentine Ulaşım Nasıl Sağlanır?
Tren ile, araç ile ya da uçak ile İzmir’e ve Efes Antik Kenti’ne kolaylıkla ulaşım sağlamak mümkün. Tren pek bilinmeyen bir ulaşım yolu olsa da Efes Antik Kenti’ne bir kilometreden daha yakında bırakan bu gar, fiyatlarının oldukça da ucuz olması ile tercih edilebilir bir ulaşım yöntemi.
Özel araçla gelmeyi düşünenlerin ise otoban yardımı ile kolaylıkla ulaşım sağlayabileceği bu alanda otopark bulma derdi pek yok, kolaylıkla aracı park edebilecek güvenli bir yer bulunabiliniyor.
Uçak ile ulaşım sağlayacakların ise havaalanına biraz uzak kalan bu antik kenti gezmesi için yanında pek eşya ile gelmemesi önemli.
Efes Antik Kenti’nde Nereler Gezilebilir?
Artemis Tapınağı’nın Büyüleyici Harabeleri
Artemis Tapınağı, özellikle de yapısı ve hikayesi ile dikkat çeken antik bir mimari eserdir. Yıl içinde yerli ve yabancı pek çok turist yalnızca Artemis Tapınağı’nı görmek için dahi Efes Antik Kenti’ni ziyaret etmektedir. Yıl içinde hemen hemen her gün, her saatte bu tapınağın ziyaretçilerinin pek yoğun olmasından dolayı ne kadar ilgi çeken bir yapı olduğunu anlamak oldukça kolaydır.
Bozulan bu yapı, zamana ve hava koşullarına yenik düşmüş bir efsane olsa da gelenlerin Artemis Tapınağı’nı görmeden dönmemesi bu alanda kalan taşların ve beton blokların dahi anlatacak pek çok şeyinin olduğunun göstergesi.
Bu büyüleyici tapınak, kalıntıları ile dahi gelen ziyaretçileri büyüleyerek onlara eski dönemlere dair pek çok bilgi vermektedir ve özellikle de toplanma alanları, dini ritüeller ve günlük yaşama dair pek çok iz taşımaktadır. Bu tapınağın yapıldığı yer de ona döneminde verilen önemi ve atfedilen görevi de gözler önüne sermektedir.
Büyüleyici dış mimarisi ile gelenlerinin büyük ilgisini çeken bu tapınak, döneminde en önemli görülen yerlerden biri haline gelmiş ve şimdilerde de antik bir eser olarak hala önemini taşımaktadır. Yerel halkın düşünce yapısı ve ona erdiği önemi de gözler önüne seren bu tapınak, adeta bakıldığı zaman kendini ve ait olduğu yılları anlatarak ziyaretçilerini aydınlatmaktadır.
Efes Antik Tiyatrosu ve Halk İçin Önemi
Antik dönemden kalma bu sosyalleşme alanı, en büyük açık hava tiyatrosu olma özelliğine de sahip bir alandır. 24.000 kişi kapasitesi olan bu antik tiyatro, pek bozulmamış yapısı ile ziyaretçilerini büyülemektedir. Bu antik tiyatro aynı zamanda da dönemin sosyal aktivitelerine dair de bir bilgi sahibi olmayı sağlamaktadır.
Çeşitli vaazların da gerçekleştirildiği bu alan, dini bir önem de taşır ve Hıristiyanlık için dini olarak da önemli bir anlamı vardır. Bu alan yalnızca kültürel aktiviteler için değil aynı zamanda da büyük oluşu ile çeşitli dini törenler için de kullanılmış bir yerdir.
Çok eski bir yapı olmasına rağmen genel anlamda oturma yerleri pek zarar görmemiştir ve gelenler genellikle hayranlık ile alanın ne kadar büyük olduğundan ve mimari açıdan yapılan tasarımın kalitesinden bahseder.
Bu tiyatro özellikle de sosyalleşme için ve günlük yaşam için büyük önem taşıyan bir alandır. Kentte bulunan herkes için önemli olarak kabul edilen pek çok etkinlik ve dini tören de bu alanda yapılmaktadır. Bu da halkın kaynaşması için de sosyal etkinliklere katılması için de büyük önem taşır. Bu tür aktiviteler yapılması aynı zamanda da felsefi bir düşünce ortamının kolaylıkla sağlanmasına zemin oluşturur. Önemli bir gelişime katkı sağlayıcı mimari yapıdır Efes Antik Tiyatrosu.
Celsus Kütüphanesi’nin Etkileyici Mimarisi ve Hakkındaki Söylentiler
Kitap, kütüphane ve mimari eser hastalarını büyüleyen bu yapı, bozulmuş olmasına rağmen Efes Antik Kenti’ne gelenleri en büyüleyen yapı olması ile dikkat çeker. Bozulmuş olmasına rağmen dönemindeki ihtişamını hala yaşatıyor olması da ayrı bir asalet göstergesidir.
M.S. 106 yılında yaptırılmış bu yapı, içerisinde tek katlı olan büyüleyici bir mimariye sahip. Dışarıdan bakıldığında ise iki katlı gibi görünen bu yüksek tavanlı yapı aynı zamanda büyük sütunları ve mimari özellikleri ile de görmeye gelenleri büyülemekte.
Bu yapı ile ilgili bir söylenti de yer altından bir geneleve açılan tünelleri olduğu. Dönemde erkeklerin dikkat çekmeden geneleve girmesi için kütüphanenin altından açılan bir tünel ile bağlantı kurulduğu söylentisi doğrulanmamış olsa da oldukça ilgi çekici bir detay. Kütüphanenin karşısında ise gerçekten bir genelev olduğu doğru olmak ile beraber bağlantısı olup olmadığı ya da tünel ile oraya ulaşım sağlanıp sağlanmadığı bir iddia konusu yalnızca.
Öncelerde pek önem taşıyan ve gözlere oldukça çarpıcı gelen bu kütüphane, konu edildiği söylenti ile de gelen ziyaretçilerinin pek ilgisini çekmektedir. Böyle bir tünel olup olmadığı ve zamanında bu tünel ile kütüphaneye girip daha sonra geneleve geçenler olup olmadığı da bir tartışma konusudur. Bu söylenti bir genelev ile karşılıklı olmasından dolayı da ortaya atılmış komik bir malzeme de olabilir. Öğrenmek için araştırmak ve görmek gereken bir söylenti ancak gelenlerin de pek ilgisini çeker.
Yamaç Evler ve Günlük Yaşantı
Şehrin genel anlamda zengin kesiminin konakladığı bu bölgede genel anlamda bozulmamış şekilde kalan bu evler, günlük yaşantıya ve ev hayatına dair de pek çok şeyi öğrenmeye yarıyor. Isıtma şeklinin yerden olduğunun düşünüldüğü, kullanılan çanak ve çömlekleri görmenin mümkün olduğu, günlük olarak evde ne gibi işlerin yapıldığını anlamanın mümkün olduğu bu evler oldukça iyi durumda saklanıyor. Gelen ziyaretçiler bu evlerin içine girerek rahatlıkla bu bölgelerde gezebiliyor.
Kullanılan eşyaların nasıl olduğunu ve antik dönemlerde insanların ne şekilde günlük yaşantılarını geçirdiklerini görmek isteyenler için mükemmel bir ortam sağlayan bu Yamaç Evleri içinde gezerken gelen ziyaretçiler kendilerini tarihte geri gitmiş gibi hissediyor.
Kullanılan eşyaların ve imkanların nasıl olduğunu görmek, antik dönemde günlük yaşantıya dair daha detaylı inceleme yapmak ve kent yaşantısı ile de ilgili daha pek çok şey öğrenmek için bu evler ziyaret edilebilir ve daha detaylı bilgi rehberler tarafından da alınabilir.
Özellikle de yaz ve bahar aylarında bölgeye gelenler, evlerin ne kadar ilgi çektiğini gelen turistler sayesinde de anlayacaktır. Bu gibi dönemlerde gelenlerin rehber ile gezmesi, bölgeye dair daha fazla bilgi edinmek için yararlı olacaktır.
Bu evlerde yaşamın nasıl olduğunu merak edenler detaylı şekilde bir tur rehberi ile evleri inceleyerek daha detaylı bilgi edinebilir ve evde kullanılan araç gereçler ile ilgili de bilgi alabilir. Bu sayede antik kentte günlük yaşamın da evlerin de nasıl olduğuna ve neyin ne amaçla kullanıldığında da dair daha çok bilgi sahibi olmak mümkün olabilir.
Meryem Ana Evi ve Hikayesi
Bu ev, Meryem’in Aziz John ile paylaştığı ev. Buranın hikayesi genellikle insanlarda şaşkınlık uyandırmakta ve ev de dini bir önem taşımakta. Bu kilisenin bulunuş hikayesi dinleyenlerin inanıp inanmama arasında gidip gelmesine sebep olsa da oldukça etkileyici bir hikayeye sahip.
Anna Katharina Emmerick, bu kilisenin bulunmasında bir yol gösterici ve yazar Clemens Brentano da onun yardımcısı olarak gösterilebilir. Emmerick, hayatında hiç köyünün dışına çıkmamış bir Alman köylüsü ve yaşadığı bir hastalık sonucu görmediği insanlar ve gitmediği yerler ile ilgili oldukça tutarlı ve mantıklı şeyler anlatmaya başlıyor. Brentano’nun ilgisini çeken bu durum, kendisi tarafından kitap haline getirilir ve bu kitap okunurken üzerine sorgulamalar yapılarak doğruluk payının olup olmadığı tartışılır. Bunun sonucunda durumu tartışmadan öteye götüren bir grup, araştırma yaparak bu kitap ve Emmerick’in anlattıkları doğrultusunda Meryem’in Evi’ni bulur. Burasının Meryem’in Evi olduğu da Emmerick’in anlattıkları ile oluşan bir varsayımdır ancak gelen ve bu hikayeyi bulan pek çok kişi hikayeye inanmaktadır.
Taşıdığı dini semboller doğrultusunda oldukça büyük bir tarihi ve dini öneme sahip olan bu yerin hikayesi de mimari yapısı kadar dikkat çekmektedir. Pek bozulmamış yapısı ile gelen ziyaretçilerin ilgisini çeken bu yapı tüm ihtişamı ve asaleti ile ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Hikaye ile ilgili daha detaylı bilgi edinmek için gezi sırasında bir rehberden yardım almak ve rehberin daha fazlasını anlatmasını istemek de mümkündür. Bu bölgede çok zaman geçirmiş bir rehber ile gezi sağlanıyorsa hikayeye dair çok daha ayrıntılı bilgi edinmek gelen ziyaretçiler için paha biçilmez bir gezi sunacaktır.
Bu ilginç hikayeye inanmayanlar, inananlardan daha fazla olsa da dini yönü ile de özellikle gelen yabancı turistler tarafından pek ilgi çekmektedir ve rehberin anlatacağı daha detaylı bilgiler ile de oldukça sağlıklı şekilde daha iyi halini dinlemek mümkün olmaktadır.
Yedi Uyurlar Efsanesi ve Mağarası
Dünyanın pek çok yerinde pek çok farklı kültürde yerleşik bir düzene geçilme ile hafızalara kazınmış olan bu düzen karşıtı efsane, Efes Antik Kenti’ndeki mağara ile de anılır. Bu mağaranın ve Yedi Uyurlar’ın efsanesi, yönetimden ve yöneticilerin baskısından, ezilmekten ve eşitsizlikten sıkılan yedi köylünün mağaraya yerleşmesi ile başlar. Bu mağaraya girenlerin efsanesinin devamında ise hükümdar bu yedi kişinin haberini alır. Yönetimden memnun olmayan bu isyancıların kaçmaması için hükümdar mağaranın girişini kapatır ve mağaranın girişine de içeridekileri ona karşı geldiği için cezalandırıldığını bildiren bir tabela koydurur.
200 yıl sonra mağaranın bulunduğu arazinin sahibi mağaranın girişini açtırdığı zaman Yedi Uyurlar’ı mağarada bulur ve gözlerine inanamaz. Bu efsane, Yedi Uyurlar’ı şehrin içinde görenlerin de olmasının söylenmesi ile doğrulanmış olur ancak efsaneye inanmayan da pek çok kişi bulunmaktadır.
Bu efsanenin oldukça benzerlerine Hıristiyan kültüründe de rastlamak mümkündür. Dünyanın otuz üç farklı noktasında ve Türkiye’nin de dört farklı noktasında bu efsanenin oldukça benzerleri mağaralar için söylenmektedir. Bunlardan biri de Efes Antik Kenti’nde yer alan Yedi Uyurlar için geçerlidir.
Bu mağarada görecek pek bir şey olmasa da mağaranın içinde o atmosfer ile bu hikayeyi dinlemek ziyaretçilere oldukça büyük bir keyif vermekte ve bu efsaneyi hissetmelerine de yardımcı olmaktadır. Efes Antik Kenti’ne gidenlerin görebileceği ve hikayesini dinleyebilecekleri ilginç bir yerdir Yedi Uyurlar.