Ayvat Bendi Tabiat Parkı Gezisi

İstanbul ‘un boğucu yoğunluğu özellikle yaz dönemlerinde azalsa da bu sefer de piknik alanlarının kalabalık olmasıyla baş başa kalıyor insan. Güzel bir deneyim olması açısından tatil gününü de fırsat bilerek İstanbul’da yeşile, doğaya doyabileceğimiz bir yer arayışına girdik.

Kemerburgaz tarafında, bir çok tabiat parkı var fakat gitmediğimiz görmediğimiz alanlar arasından bu sefer Ayvat Bendi Tabiat Parkı rotamızı seçtik. O bölgelere hakim olan @Atakan bize göletin dibinde bankların olduğu 2 hakim nokta olduğunu söylüyor ve sabah erkenden yeri kaptırmamak için yollara düşüyoruz. Ağustos sonu – Eylül başı gibi park genelde sakin oluyor. Etrafta birilerini görmeniz çok olası değil. Bu yüzden en  doğru zaman bu tarihlerde gitmek olur. Parkta görevliler daha önceden belirledikleri ağaçları kesiyor, parka bakım yapıyorlar.

Ayvat Bendi Tabiat Parkına giriş ücreti otomobil için 12 TL. Ücreti ödedikten sonra az ileride yine tabelaları göreceksiniz. Sağdan toprak yoldan devam ediyoruz. Toprak yol olması sebebiyle bazı yerlerde yolda çukurlar var. Yani yol biraz bozuk, fakat moraller güzel 🙂

Bir süre sonra piknik yapacağımız, kafamızı dinleyeceğimiz alana geldik. Ayvat Bendi II. Mahmut Göleti’nde gölete hakim olan yerleri önceden @Atakan keşfini yaptığı için biliyordu. Biz de her ikisini de gördük, kimsecikler yoktu. Güzel olana biz kurulduk tabi 🙂 Parkın bakımda olması sebebiyle bankları kaldırmışlar fakat kilim vs. atarak ihtiyacınızı giderebilirsiniz.

Piknik alanına erken gelmenin faydaları, manzaramız harika!

Kahvaltı etmek üzere hanımlar bir yandan uğraşırken biz de odun toplamak için dağılıyoruz. Neyse ki ağaçların kesim dönemi, odun bulmak zor değil. Rüzgardan kırılan ağaçlar var. Çoktan kurumuşlar ve yakılmaya hazırlar. Piknik alanına odunları taşıyor ve ateşimizi yakıyoruz. Közde çay demleyeceğiz 🙂

Közde çayın tadı da bir başka oluyor doğrusu. Çocukken köyde hayvan otlatmaya gidince ateş yakar içerdik. Muhakkak közde çay için, içirin 😉 Bir yanda kahvaltı sofrası kuruluyor diğer yanda ateşimiz yandı, çay demleniyor. Bu köze sucuk atmazsak olmaz değil mi? 🙂

Normal ateşin haricinde bir de böyle bir şeyler pişirmek için ayrıca bir köz yaptık. Tadına doyum olmadı doğrusu 🙂

Kahvaltı ettikten sonra biten suları tazelemek için 500-600 metre ilerideki çeşmelere doğru yol alıyoruz. Orman o kadar sessiz ve huzur dolu ki, ruhunuz dinleniyor.

Bu güzelim toprak yollardan geçip, Şebin Karahisarlı Kartal Ailesi tarafından 1990 yılında yaptırılan çeşmeden soğuk, buz gibi su içtik. Şişelerimizi de doldurup yeniden piknik alalına döndük.

Buralara kadar gelip doğaya kulak verince insanın kanı kaynıyor. Betonların içinde o kadar kaybolmuşuz ki, doğal bir şeyler görünce sudan çıkmış balığa dönüyoruz. Öğlen vaktini geçti, artık mangal zamanı… Bize bunun için güzel bir köz lazım. Bu görev de bana düşüyor 🙂

Vazifeyi yerine getirip ateşin közünü harladık, davet ederseniz sizin közü de harlarım 😀

Atakan sağolsun, akşamdan özel sos hazırladı. Sabah sos kendini salmasın diye erkenden sosladı tavukları. Ellerine sağlık, oldukça lezzetliydi. Yanımızda getirdiğimiz mantarları közlemeyi unuttuk 🙂

Ayvat Bendi II. Mahmut Göleti’nde balık da var fakat tutmak yasak. Ekmek atınca üşüşüyorlar hemen 🙂

Peki, bu sakin ve huzurlu ortama nasıl geleceksiniz?

Üstte de gördüğünüz gibi, Ayvat Bendi Tabiat Parkı Belgrat Ormanı ile çevreleniyor. Araçsız gelmek sıkıntılı. Aracınız muhakkak olmalı. Hemen sizinle konum paylaşayım, navigasyon ile ulaşırsınız 🙂

Ayvat Bendi Tabiat Parkı Konumu

Biz geldik, gezdik, tadını çıkardık. Siz de gelin, gezin!

Gezilecek Yerler Kategorimizi incelemenizi tavsiye ediyoruz.